Deniz Berdan
Kızı Begüm ile oluşturdukları markalarının bu sezonki ilham kaynağı “horon dansı” oluyor. Hangimiz ilham almıyoruz ki? Son derece enerjik ve hayat dolu! Şovdaki müzik tercihleri de karadeniz ezgilerinden olmuş. Desenlerde benim bir türlü benimseyemediğim ince belli bardak, hamsi ve çay tarlası olsun Karadeniz yöresine has pek çok sembol kıyafetlerin belli bölgelerinde kullanılmış. Buna 70’lerin sürreal çizgisi katılınca çok tadında bir harmanlama olmuş. Zaten kolaj denince bende akan sular duruyor. Instagram hesabını severek takip ettiğim Begüm Berdan da kolaj işinde gerçekten başarılı. Eteklerindeki çift tarafları kısa yırtmaçlarsa çok güzel bir enerji katmış kıyafete! Sonbahar/kış döneminde bizi renkli günler bekliyor.
Tanju Babacan
Gerçekten sakalı gibi kırmızı bazlı bir koleksiyon olmuş. Tabii sakalından ziyade defilenin konsepti ‘Galaksi’. – Ahh, o Plüton! Ne çekti garibim, boynu büküldü... – Saç ve ayakkabı aplikelerinde her bir gezegeni koymuş olacak ki, epey volümlüydü! Deniz Berdan gibi, Tanju Babacan’ın çalışmaları da sonbahar/kışın renkli geçeceğini gösterse de, bu koleksiyonunun olumlu anlamda çok sivrildiğini düşünmüyorum. Lakin haliyle moda çekimi odaklı düşününce, çok güzel parçalar çıkarttığını da eklemek isterim. Kendisi gerçekten şahane bir insan. Enerjiyi ve dinginliği aynı anda hissettirebiliyor karşısındakine.
Burçe Bekrek
Offf… İnsanın hem bir zamanlar okulda hocası olan, hem de çok sevdiği bir insanın işleriyle ilgili şeyler yazması zormuş. Şuan kitlendiğimi hissediyorum. Yok yok, o olsa şimdi yaz derdi. Benim ‘styling’e doğru ilk adımımı atmama kendisi yardım etti, bunu da belirtmeden geçemem.
Gelelim defilemize. Imzalarını tasarımlarına yansıtmamaları Türk tasarımcılarda genel bir sorun. Fakat pantolon, ceket ve bluzlarında kullandığı renk olsun, bana solungaçları anımsatan ama kendisinin tamamen psikolojiden esinlendiği yırtmaçları olsun, Burçe imzasını çok net bir şekilde belli ediyor. İstanbul moda haftasına ikinci kez katılıyor ve şimdiden Vogue Italia’nın Instagram hesabında kendisinin defile görüntüsü paylaşıldı. Benim paylaşılmış gibi mutlu oldum ne yalan söyleyeyim.
İstanbul Moda Haftası
İstanbul'u izliyorum gözlerim podyumda...
Moda haftasının 9. sezonunu geride bıraktığımız şu günlerde, inkar edilemez bir ilerleme tabii ki görülüyor. Özellikle bu sezon Vogue Italia editörü Franca Sozzani’nin defilelere katıldığını görmek bayram havası yarattı.
Garip garip insanlar gibi “ay ben sadece yabancı tasarımcıları seviyorum, Türkler iğrenç ama yani yine de saçma sapan kombin yapıp mbfw etiketi ile Instagram’a fotoğrafımı da koyuyorum” zihniyetinde değilim. Fakat evet, ben de yapılan işleri çok savunmuyorum çünkü tasarımcılarımız minimalizm adı altında çok düz işler çıkartıyorlar. Bize pek çok alanda olduğu gibi bütün yenilikler diğer ülkelerden sonra geliyor. Ahh, biliyorum ki ülkem bu konuda daha açık olsa, en iyisini de biz yaparız. Bakın burada da milliyetçiliğimi konuşturdum. Körü körüne değil, görüyorum ve farkındayım. Ayrıca Berkin Elvan için organizasyonu bir gün ertelemelerini de yürekten alkışladım.
Son top 5’ime geleyim ben…

![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() |
![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() | ![]() | ![]() |
![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() | ![]() | ![]() |
![]() | ![]() |
![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() | ![]() | ![]() |
![]() |
Raisa-Vanessa Sason
Tasarımları bu sezonki gözdelerim oldu. Stylingini Umut Eker’in yaptığı defile şovunda, feminen olduğu kadar maskülen, güçlü ve seksi bir kadın çizgisi görebilirsin. Transparan kısımlarına bayıldım. Zaten kendilerinden çekim ürünü bakarken, her bir tasarladıkları parça beni farklı diyarlara götürüyordu. Arnavutköy’de de inanılmaz bir atölyeleri var! Geniş, ferah, huzur verici. London College of Fashion’da tiyatro ve kostüm tasarımı bölümü okumalarının yaratıcılıklarında büyük avantaj olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki aylarda, dergilerin özellikle moda çekimi kısımlarındaki künyede, Raisa-Vanessa adını pek çok kez göreceğimize eminim.
![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() |
Emre Erdemoğlu
Bu sezon takip ettiğim kadarıyla, erkek tasarımlarında en çok alkışı alan tasarımcılarından birisi kendileri. Gerçekten şık ve temiz bir iş çıkarıyor kendisi. Türkiye’de bir diğer eksiklik de erkek giyimin az oluşu. Fakat bu sezon bunun bir tık önüne geçildi ve pek çok tasarımcı ya tek erkek ya da hem kadın hem erkek tasarımlarını sergilediler. Erkek paltoların yakalarında kürk oluşu, neden bilmiyorum ama bana aşırı şık görünüyor. Tabii Türkiye’de bu çok kullanılmasa da, böyle tasarımcılar sayesinde azıcık bir artış olacaktır. Ön yargılara hayır deyin! Bazı pantolon paçalarını tam İtalyan kesim yapsa da, lastikli olan ve paçası bol duran pantolonları beni tek iten unsur oldu bu koleksiyonda. Lastik paça… Mamma mia!
![]() | ![]() | ![]() |
---|---|---|
![]() |
Özgür Masur
Kaç sezondur hep yüzümde tebessümle izlediğim tasarımcı kendisi. İşlerini hissederek yapıyor ve bunu izleyen insan da hemen kapıyor. Magnum için tasarladığı Pink&Black koleksiyonunda zaten duygular tavan yapmıştı! En çok da danteli kullanışını beğeniyorum. Çünkü zarif olması ile rüküş kaçması arasında çok ince bir çizgi vardır. Özgür Masur bunu her zaman zarif kısmına taşıyor. Bu sezonda da lüksü güç ile birleştiren, şehirli kadın imajını bizlere sunmuş. Renk skalası ile izleyicilere güneş gibi doğmuş diyebilirim! Ancak en derinden etkileyeni, defilenin finalinde, elinde siyah kurdeleye sarılmış ekmek ile çıkıp Berkin Elvan’ı anması oldu! Sanatla tepkisini gösteren insanlara hayranım.
Ehh bir moda haftasını daha geride bıraktık. Kah güldük, kah ağladık, kah kriz geçirdik ama herşeye rağmen beraber olduk! Kumaşlar sarsın hepimizi!
Paylas:
Begen:
Yazı: Burcu Erim